Almanya Başbakanı ve CDU Genel Başkanı Merkel’in siyaseti bırakma kararı dünya basınında geniş yer buldu. Merkel'in halefinin kim olacağı ülke gündeminin ilk sırasında yer alıyor.
Almanya Başbakanı ve CDU Genel Başkanı Angela Merkel’in kararı başta Avrupa’da olmak üzere dünya basınında geniş yankı buldu. Merkel’in kararının ardından yerine geçebilecek adaylar ülkenin yeni gündemi oldu.
İki Almanya'nın birleşmesi sürecinde siyasete giren Angela Merkel, 1990 yılında CDU’dan milletvekili seçildi.
Eski Başbakan Helmut Kohl’un "manevi kızı" olarak anılan Merkel, 1991'de Kohl tarafından Kadın ve Gençlik Bakanlığı’na, 1994’ten sonra da Çevre Bakanlığı’na getirildi.
Merkel, bu görevi Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve Yeşiller’in hükümete geldiği 1998 yılına kadar sürdürdü.
10 Nisan 2000'den bu yana da CDU genel başkanlık görevini yürüten Merkel, 2005 yılında Almanya’nın ilk kadın başbakanı oldu.
2005’ten sonra 2009, 2013 ve 2017’de yeniden başbakan seçilen Merkel, 18 yıldan beri CDU genel başkanlık, 13 yıldan beri de başbakanlık koltuğunda oturuyor.
Merkel, Eylül 2015’de bir milyona yakın mülteciye kapıları araladı. Bu hamlesi ülkede yoğun şekilde eleştirilmesine neden oldu.
Hessen eyaletinde yapılan meclis seçimlerinde ise CDU, bir önceki seçimlere göre yüzde 11,3 oy kaybetmiş, federal düzeydeki hükümetin politikası bu oy kaybının sorumlusu olarak gösterilmişti.
Merkel tüm sorumluluğu üstlendi
Merkel, Hessen eyaletindeki sonuçların hayal kırıklığı olduğunu ve tüm sorumluluğu üstlendiğini vurguladı. Hessen ve Bavyera seçimlerinin ardından, "Hükümet güvenirliğini kaybetti. Kararım aynı zamanda CDU'nun gelecekteki başarısı için. Risklerden çok fırsatlarımız var." dedi.
Almanya’nın Hessen eyaletinde 2013 yılında yapılan eyalet seçimlerinde yüzde 38,3 oranında oy alan CDU’nun oy oranı, cumartesi günü yapılan eyalet seçimlerinde yüzde 27,4’e geriledi. Bu, partinin Hessen’de 1966 yılından bu yana aldığı en düşük oy seviyesi oldu.
Alman medyası, Merkel’in kararının Hessen’deki oy oranlarına bağlı olduğu bilgisine yer verdi.
Kararın Alman basınındaki yankıları
Merkel’in kararı Alman medyasında geniş yer buldu.
Franfurter Allgemeine Zeitung gazetesi, Merkel'in partideki yerinin kolay dolmayacağını ve Merkel’in halefi olarak kimseyi göstermemekle akıllılık ettiğini yazdı. CDU’nun 18 yıl sonra farklı adaylar arasında tercih yapması gerektiğini vurgulayan gazete, parti için seçilecek ismin başbakanlık için de uygun olması gerektiğini belirtiyor.
Haftalık Die Zeit gazetesi ise, Angela Merkel'in, partisinin gerilemesinden sorumlu olduğunu kabul ettiğini vurguluyor. Merkel’in başta kaldığı takdirde partisinin oy oranının yüzde 20'lere gerileyeceğini ve o düzeyde de kalacağını anladığını belirtiyor.
Süddeutsche Zeitung, Başbakan Angela Merkel'in başarılarının tükenmekte olduğu bir dönemde parti genel başkanlığını tam zamanında devrettiğini belirtiyor. Merkel’in gidişinden sonra adımların muhtemelen yeni bir koalisyon yönünde atılacağı görüşüne yer veriyor.
Die Welt gazetesinin yorumunda da, Hristiyan Demokrat Birlik seçmeninin, partisinin bir an önce yönünü tayin etmesini beklediği belirtiliyor. Gazete, Merkel’in partisini, mirasını ve geleneğini unutturacak bir pragmatizme sürüklediği, şimdi ise bu hataları düzeltmek için fırsatı doğduğu yorumunu yapıyor.
Merkel’in kararını liderler de yorumladı
Polonya Dışişleri Bakanı Jacek Czaputowicz, Angela Merkel’in Avrupa Birliği’ne istikrar kazandırılmasında önemli rol oynadığını belirtti. Czaputowicz, Merkel’in parti genel başkanlığından çekildikten sonra Başbakanlık görevini sürdürecek olmasından duydukları memnuniyeti dile getirdi.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ise, karara saygı duyduğunu belirtti. Macron, Merkel’in iktidarı boyunca birçok zorlu krizi başarıyla aştığını, Avrupa’nın değerlerini hiçbir zaman unutmadığını ve ülkesini büyük cesaretle yönettiğini söyledi.
İspanyol El País gazetesi, Başbakan’ın ülkesindeki zayıflığının, kritik bir dönemde olan Avrupa Birliği görüşmelerindeki liderliğini sarsabileceği yorumunda bulundu.
Buna karşın, Berlin'de düzenlenen Afrika Zirvesi’nde konuşan Merkel, Uluslararası müzakerelerdeki pozisyon açısından bir değişiklik olacağını düşünmediğini belirtti. “Hatta hükümet başkanı olarak görevlerime odaklanmak için daha fazla vakit ayırabileceğim bile söylenebilir” açıklamasında bulundu.
“European Policy Center” (Avrupa Politika Merkezi) adlı düşünce kuruluşunun yöneticisi Janis Emmanouilidis, Merkel’siz bir Avrupa’nın elbette mümkün olduğunu söyledi. Emmanouilidis, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un, Merkel’in gidişiyle yeni bir ortağa ihtiyacı olacağını söyledi.
Merkel’in halefi kim olacak?
Almanya Başbakanı Angela Merkel’in bırakacağını duyurduğu koltuğa geçmek için talip olabilecek çok sayıda isim bulunuyor:
Peter Altmaier
Merkel’in sağ kolu olarak bilinen Altmaier Almanya Ekonomi Bakanı olarak görev yapıyor.
Jens Spahn
Adaylar arasındaki en genç siyasetçi olan Jens Spahn Almanya Sağlık Bakanı oalrak görevini sürdürüyor.
Friedrich Merz
Hristiyan Birlik partilerinin (CDU/CSU) Federal Meclis eski Grup Başkanı Merz, Merkel'in parti liderliği görevinden ayrılacağını duyurmasından hemen sonra onun yerini almaya aday olduğunu duyurdu.
Annegret Kramp-Karrenbauer
2018’de Hristiyan Demokrat Birlik partisi (CDU) Genel Sekterliğine getirildi. Bu görevinden önce 2011’den beri Saarland eyaletinin başbakanlığını yapıyordu.
Armin Laschet
Daha önce CDU'nun Genel Başkan Yardımcılığını yapan Laschet 2017 yılında Kuzey Ren Vestfalya'nın Başbakanı oldu.
Julia Klöckner
Klöckner, 2018 yılında Tarım Bakanı oldu. 2011 yılından bu yana da CDU'nun Rheinland Pfalz eyaleti Başkanı.
Ursula von der Leyen
Çalışma Bakanı olarak görev aldıktan sonra 2013'te Almanya'nın ilk kadın Savunma Bakanı oldu ve görevine devam ediyor.
Volker Bouffier
2010 yılından bu yana Hessen eyaletinin Başbakanı. Daha öncesinde Federal İçişleri Bakanlığı da yapmış olan siyasetçi, aynı zamanda CDU'nun Genel Başkan Yardımcısı.
Wolfgang Schäuble
2009-2017 yılları arasında Maliye Bakanı olarak görev yaptı. 2017 yılında Almanya Federal Meclisi'nin Başkanı oldu.
AA, REUTERS, EL PAİS, AFP, DEUTSCHE WELLE
TRT TÜRK
