Yeni Zelanda'da iki camiye terör saldırısı düzenlendi. Saldırıda 49 kişi hayatını kaybetti, 20'si ağır 48 kişi yaralandı. Polis saldırıyla ilgili biri kadın 4 kişinin gözaltına alındığını açıkladı. Saldırganın silahlarının üzerindeki yazılar dikkat çekti.
Terör saldırısı, Yeni Zelanda’nın ChristChurch ilçesindeki iki camide Cuma namazı sırasında gerçekleşti. Saldırıda 49 kişi hayatını kaybetti, 20'si ağır 48 kişi yaralandı.
Düzenlenen saldırıların "terör saldırısı" olduğunu vurgulayan Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern, saldırıları en güçlü şekilde kınadıklarını ifade etti.
Ardern, ülkeyi şok eden olay karşısında 'ülkenin en karanlık günlerinden biri' yorumunu yaptı. "Görülmemiş bir şiddet eylemi" dedi.
Polis saldırıyla ilgili biri kadın 4 kişinin gözaltına alındığını açıkladı.
Saldırganlardan birinin yakalanma anı
.. >> devamı için tıklayın
Saldırganın saldırı anını sosyal medyadan canlı olarak yayınladığı ortaya çıktı. Saldırganın aracının bagajından uzun namlulu silahını çıkarıp hazırladığı, daha sonra camiye yönelerek ateş etmeye başladığı görüldü. Saldırgana ait bir de fotoğraf yayınlandı.
Kendisini sosyal medyada Avustralya'dan 'Brenton Tarrant' olarak tanımlayan kişi saldırı öncesi kamerayı kendine çevirdi.
İnternette yayınlanan 73 sayfalık manifestoda kendisini “sadece normal bir beyaz adam” olarak nitelendirdi.
28 yaşındaki saldırgan, “halkına bir gelecek sağlamak için tavır almaya karar veren, işçi sınıfından, düşük gelirli bir aileden” olduğunu belirtti.
Saldırgan, “Avrupa topraklarına göç oranlarını doğrudan azaltmak” için saldırı gerçekleştirdiğini söyledi.
Saldırganın silahında Sultan Murat ayrıntısı
Öte yandan saldırganın silahlarının üzerinde, daha önce dünyanın başka bölgelerinde Müslümanlara saldırı düzenleyenlerin isimlerinin yer aldığı görüldü. Katilin katliam sırasında kullandığı silahların üzerinde TURKOFAGOS ve "Viyana 1683 " ibaresi dikkat çekti.
Saldırıda çok sayıda ölen ve yaralananların olduğu bildirildi. Saldırı esnasında camide 200 kişinin bulunduğu belirtildi.
Şarjörlerden birinin üzerinde Kiril alfabesiyle Miloş Obiliç yazması dikkat çekti. Miloş Obiliç, Kosova Savaşı’nda Sultan Murat’ı şehit eden Sırp olarak biliniyor.
Çetnik şarkısı dinledi
Tarrant'ın saldırıyı gerçekleştirmek üzere camiye doğru ilerlediği sırada araçta dinlediği şarkılardan birinin ise sözleri Sırpça olan bir Çetnik şarkısı olması dikkati çekiyor.
Bosna'daki savaşta (1992-1995) Sırplara önderlik eden ve 2016'da soykırım ve çeşitli savaş suçlarından 40 yıl hapse mahkum edilen Karadzic'ten övgüyle bahsedilen şarkıda "Krajina'dan kurtlar geliyor, (Hırvat) Ustaşalar ve Türkler korksun, Karadzic sen Sırplara liderlik et, korkusuz oldukları anlaşılsın." sözleri yer alıyor.
Okullar kapatıldı
Polis, Christchurch şehir merkezindeki insanların evlerinden dışarı çıkmamaları gerektiğini ve okulların kapatıldığını duyurdu.
Ülkedeki tehdit seviyesinin düşükten yüksek düzeye çıkarıldığını ifade eden Yeni Zelanda Başbakanı Ardern, saldırıyı düzenleyen teröristlerden hiçbirinin güvenlik birimlerinin takip listesinde olmadığını belirtti.
Kent çevresinde el yapımı bomba bulundu
Yeni Zelanda’nın Christchurch kentindeki iki camiye cuma namazı sırasında yapılan terör saldırısının ardından devam eden operasyonlarda kent çevresindeki bazı araçların altına yerleştirilmiş el yapımı bombaların bulunduğu bildirildi.
Yeni Zelanda Televizyonunun haberine göre saldırının ardından Christchurch kentinde düzenlenen operasyonlarda, arabaların altına yerleştirilmiş el yapımı bombalar güvenlik kuvvetleri tarafından imha edildi.
El yapımı olduğu belirtilen bombaların sayısı açıklanmadı ancak bomba uzmanları tarafından yerleştikleri yerlerden güvenli şekilde çıkartıldığı açıklandı.
Türkleri de tehdit etmiş
Saldırgan Brenton Tarrant'ın, 73 sayfalık manifestosunda Türkleri de tehdit ettiği görüldü.
"Topraklarınızda huzur içinde yaşayabilirsiniz, size zarar gelmeyecek. Boğaz'ın Doğu yakasında. Ama Boğaz'ın Batı yakasında, Avrupa topraklarında bir yerde yaşamayı denerseniz, sizi öldüreceğiz. Konstantinopolis'e gelir, tüm cami ve minareleri yıkarız. Ayasofya minarelerden kurtulacak ve Konstantinapol hak edildiği gibi tekrar Hristiyan şehri olacak"
Yeni Zelanda polisinden uyarı
Polis yetkilisi Mike Bush, Christchurch'ün Hagley Park bölgesindeki Al Noor Camisi ve Linwood'daki camiye düzenlenen saldırıların ardından ülkedeki tüm camilere kapılarını kapatması uyarısında bulundu.
Bush, saldırının ardından vatandaşların camilerden uzak durması gerektiğini söyledi.
Operasyonların sürdüğünü açıklayan Yeni Zelanda Emniyet Müdürü Mike Bush ise saldırının ardından şehirde okullar tatil edilirken yolların kapatıldığını söyledi. Hastanelerin sadece acil servislerinin hizmet verdiği kente, güvenlik birimlerinin alarma geçirildiği belirtildi.
Yerel basında yer alan haberlere göre, Len Peneha adlı bir görgü tanığı, siyah giyinmiş bir adamın Al Noor Camisi'ne girdiğini, ibadet için içeride bulunanlara ateş açtığını, içeride kargaşa yaşandığını, saldırganın, güvenlik görevlileri gelmeden camiden uzaklaştığını iddia etti. Peneha, camidekilere yardım etmek için girdiği sırada "her yerde ölen insanlar" gördüğünü belirtti.
Silah seslerinin, Linwood Mahallesinde bulunan bir camiden daha duyulduğu belirtildi.
"Saldırganlardan biri Avustralya vatandaşı"
Avustralya Başbakanı Scott Morrison, Yeni Zelanda'nın Christchurch kentinde camilere saldıranlardan birinin Avustralya vatandaşı olduğunu söyledi.
'Üzgünüz sarsılmış vaziyetteyiz, yakından konuyu takip ediyoruz'
Türkiye’nin Wellington Büyükelçisi Ahmet Ergin yaptığı açıklamada, saldırıda ölen veya yaralananlar arasında şu ana kadar Türk vatandaşı bulunmadığı bilgisi ulaştığını aktardı. Ergin, "Çok dar bir bilgi var şu aşamada. Hala operasyonlar devam ettiği için bir yetkililer kesinlikle şu aşamada operasyonlara bir şey getirmemek için henüz resmi bilgi aktarmıyorlar." diye konuştu.
2013 nüfus sayımına göre, Müslümanlar Yeni Zelanda nüfusunun yalnızca yüzde 1'ini oluşturuyor.
"Yeni Zelanda'da Müslümanlara yapılan terör saldırısını şiddetle kınıyorum"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Yeni Zelanda'da 2 camiye gerçekleştirilen silahlı saldırıyı kınadı... >> devamı için tıklayın
Türkiye, Yeni Zelanda'daki terör saldırısını kınadı
Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklama ile Yeni Zelanda'da iki camiye gerçekleştirilen terör saldırısını kınadı... >> devamı için tıklayın
Terör saldırısını üstlenen Brenton Tarrant adlı Avustralya vatandaşına ait olduğu düşünülen sosyal medya hesabı üzerinden "göçmen ve Müslüman karşıtı" açıklamaların olduğu onlarca sayfalık manifesto yayınlandığı belirlendi.
Nefret manifestosunda cami saldırganı terörist, Türkiye'ye karşı "(İstanbul boğazının batısına) Eğer ki Avrupa topraklarına geçmeye çalışırsanız, boğazın batısına gelmeye çalışırsanız sizleri öldürürüz." tehdidinde bulundu.
Terör saldırısına ilişkin sosyal medyada yer alan görüntülerde teröristlere ait olduğu öne sürülen silahların üzerinde, geçmişte Avrupa'nın Müslümanlara karşı verdiği savaşların tarihleri, bu savaşlarda yer almış Batılı figürlerin isimleri, Nazi sempatizanı ve İslam karşıtı ifadelerin yer aldığı görüldü.
Camiye saldıran teröristin, nefret manifestosunda hazırladığı suikast listesinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Şansölyesi Angela Merkel, Londra Belediye Başkanı Sadık Han gibi isimler de yer aldı.
Terörist, manifestosunda, Erdoğan'a ilişkin "insanlarımızın en eski düşmanı ve Avrupa'daki en büyük İslami grubun lideri" ifadelerini kullanırken, Avrupa'da yaşayan Türkleri "etnik düşman" şeklinde tanımladı.
Başbakan Ardern, bunun "ayrıntısıyla planlanmış bir terör saldırısı olduğunu" ifade ederek, teröristlere ait araçlarda el yapımı patlayıcılar bulunduğunu ve güvenlik güçlerinin bu patlayıcıları etkisiz hale getirdiğini söyledi.
Terör saldırılarıyla ilgili 4 kişinin gözaltına alındığını ifade eden Ardern, teröristlerden birinin Avustralya vatandaşı olduğunu belirtti.
Ardern, "Fanatiklerin düzenlediği bu şiddet ve nefret eylemine ait görüntüleri lütfen paylaşmayalım. Bu nefret saldırısı bizi yansıtmıyor. Biz bu değiliz. Biz bütün bir milletçe bu nefret ve şiddet olayını reddediyoruz." diye konuştu.
Avustralya Başbakanı Scott Morrison da terör saldırısının faillerinden birinin Avustralya vatandaşı olduğunu doğruladı.
Yeni Zelanda polisi, terör saldırısıyla ilgili biri kadın 4 kişinin yakaladığını açıkladı.
Twitter hesabından yaptığı paylaşımda saldırı karşısında "dehşete" düştüğünü ifade eden Avustralya Başbakanı Morrison, ardından basına verdiği demeçte, "Biz bugün burada aşırılık yanlısı, aşırı sağcı bir terörist tarafından yapılan saldırıları kesinlikle kınıyoruz. Avustralya ve Yeni Zelanda sadece müttefik ve partner değil, biz aileyiz ve Yeni Zelandalı kuzenlerimizle aile olarak bugün yastayız, şoktayız, dehşete düştük ve kızgınız. Yeni Zelandalı ve Avustralyalı Müslümanlara dualarımı gönderiyorum." ifadesini kullandı.
Yeni Zelanda Emniyet Genel Müdürü Mike Bush, Christchurch'ün Hagley Park bölgesindeki Al Noor Camisi ve Linwood'daki camiye düzenlenen saldırıların ardından ülkedeki tüm camilere kapılarını kapatması uyarısında bulundu.
Saldırıya tepkiler sürüyor
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın olaya ilişkin yaptığı açıklamada, "Cami saldırıları, İslam karşıtlığının ve müslüman düşmanlığının geldiği noktayı göstermektedir." dedi.
Kalın, "İslamofobik söylemlerin sapık ve canice bir ideolojiye dönüştüğünü defalarca gördük. Dünya artık İslamofobik faşist terörizme dur demelidir." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun da, Yeni Zelanda'nın Christchurch kentindeki cami saldırılarını en güçlü şekilde kınadığını bildirdi.
Altun, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Bugün Christchurch'de yapılan terör saldırılarını mümkün olan en güçlü biçimde kınıyorum. Düşünce ve dualarımız kurbanlar ve onların sevdikleriyle birliktedir." ifadesini kullandı.
Birlikten kuvvet doğacağını vurgulayan Altun, "Terörizmin her türlüsüne karşı birleşme zamanı geldi." mesajını paylaştı.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Yeni Zelanda'da iki camideki katliamla ilgili, "Saldırılar, İslam düşmanı söylemler kullanan siyasilerin oluşturduğu atmosferin sonucudur." değerlendirmesinde bulundu.
Çelik Twitter'daki hesabıdaki paylaşımında; "İslam düşmanlığını yayanlar, bunun bir din ve coğrafyayla sınırlı sonuçları olmayacağını göremiyorlar. Tüm insanlık, tüm dinler ve ülkeler için tehdit üretiyorlar. Camilere düşmanlık üretenler, kiliseleri ve havraları da tehdit ediyorlar. Nefret ideolojisi tüm insanlığı hedef alır. İslam düşmanlığı sadece Müslümanlar için değil tüm insanlık için tehdittir." ifadelerine yer verdi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Yeni Zelanda'nın Christchurch şehrinde iki camiye yapılan barbar terör saldırısını lanetliyorum." ifadesini kullandı.
Hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara da acil şifalar dileyen Çavuşoğlu, "Bu hain saldırıda sadece faillerin değil Batı'da çığ gibi büyüyen İslam karşıtlığını ve nefreti körükleyen siyasilerin ve medyanın da aynı derecede sorumluluğu vardır." değerlendirmesinde bulundu.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Yeni Zelanda'da iki camiye düzenlenen terör saldırısına ilişkin, "Yeni Zelanda'da bir ırkçı, mülteci düşmanı, sapık terörist, Müslüman kardeşlerimiz cuma namazı kılarken onlara saldırdı ve kardeşlerimizi ibadet esnasında şehit etti. Maalesef dünyada ırkçılık, İslamofobi artış gösteriyor. Her gün din kardeşlerimize, dindaşlarımıza yapılan yeni bir saldırıyı haberlerde okuyoruz." dedi.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, saldırıyı kınadı. Pakdemirli, "(Yeni Zelanda'da iki camideki terör saldırısı) İslamofobiyle ilgili dünyada yükselen bir trend var. Bununla ilgili tüm uluslararası camianın tedbir alması gerektiğini düşünüyorum. Bu sebeple sadece İslam'a değil, bütün dinlere karşı bu tarz menfur saldırıların baştan önlenmesi mutlaka gerekiyor. Uluslararası camianın bu konuda sesini çıkarmasını bekliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Yeni Zelanda'da iki camiye yönelik terör saldırısına ilişkin, "Bu acılar bize gösteriyor ki millet olarak, Müslümanlar olarak birlik ve beraberliğe daha çok ihtiyacımız var. Daha çok dayanışma içinde olmamıza ihtiyacımız var. " dedi.
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Yeni Zelanda'daki iki camiye terör saldırısını kınayarak, "Bu saldırı sıradan bir saldırı değil, hakikaten düşündürücü bir saldırı. Herkesin üzerinde düşünmesi lazım. Dünyanın en uzak noktasında, en rahat, en barışçıl ülkelerinden birisi olduğu varsayılan bir ülkede böyle bir terör saldırısı oluyorsa, bunun arkasındaki İslam karşıtlığının, yabancı düşmanlığının köklerini iyi görmek ve bunları tedavi etmek, ortadan kaldırmak mecburiyetindeyiz." dedi.
Milli Savunma Bakanlığından, Yeni Zelanda'da iki camiye yönelik terör saldırısına ilişkin, "Müslümanları canice hedef alan katliamı en sert şekilde kınıyor, terör eylemini gerçekleştirenlerle birlikte hamilerini de lanetliyoruz." ifadeleri kullanıldı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de düzenlenen terör saldırısına ilişkin, "Katiller ile yardım ve yataklık yapan mihrakların, dökülen kanların bedelini ödemeleri adalet ve insanlık adına derhal sağlanmalıdır. Yeni Zelanda hükümeti bu kapsamda birinci derecede sorumludur." değerlendirmesinde bulundu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da konuya ilişkin, "Yeni Zelanda'da insanlığa karşı büyük bir terör suçu işlendi. İslamofobinin, nefret dilinin büyütülmesi karşısında çaresizliği kabul etmiyor, batılı ülkeleri ödevlerini yapmaya, çağırıyoruz." dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Yeni Zelanda'da iki camiye düzenlenen terör saldırısına ilişkin, "Dünyada oluşturulan İslam karşıtlığı ve devlet liderlerinin konuşma biçimleri bu tür sonuçları ortaya çıkarıyor." dedi.
Fener Rum Patrikhanesi, terör saldırısını kınadıklarını bildirdi.
Fener Rum Patrikhanesi'nden yapılan yazılı açıklamada, "Ekümenik Patrik Bartholomeos Hazretleri ve bugün sabahtan mart ayı mutat toplantısını yapmakta olan Sen Sinod Meclisi üyeleri, Yeni Zelanda‘nın Christchurch şehrindeki iki camiye yapılan caniyane terör saldırılarını telin etmektedirler." ifadelerine yer verildi.
Türkiye Ermenileri Patrik Genel Vekili Başepiskopos Aram Ateşyan, teröre karşı topyekun ve istisnasız bir uluslararası mücadelenin elzem ve vazgeçilmez olduğunu belirterek, "Din adına can almak kimsenin haddi değildir." dedi.
TRT HABER, AA
